Bu ülkedeki olumsuz gidişatları saymış olsak sayfalarca husus dile getirebiliriz. Eğitimde, sağlıkta, sanayide, tarımda, hayvancılıkta, kültürde, bilimde, akademide, inanç dünyamızda yüzlerce sorun ile cedelleşiyoruz.
İki hafta önce, girişimci, sanayici, reel sektör aktörü olarak çok başarılı çalışmalara imza attığını uzaktan takip ettiğim Sezgin Bey kardeşim telefon ile aradı. Hoş beşten sonra Ticaret Sanayi Odasına üye genç girişimci, işinsanları olarak ülkenin ileri noktalara taşınması noktasında çalışmalar yaptıklarını, beyin fırtınaları yaptıklarını, yeni vizyon, misyon arayışları içinde olduklarını ifade etti. Bu konuda benimle de istişare / görüşme yapmak istediklerini iletti.
Hiç tereddüt etmeden, her çalışmanıza, bir Kuruş talep etmeden katılacağımı, destek vereceğimi, sosyal sorumluluk, eğitim, bilim, teknoloji, inovasyon ile ilgili faaliyetlerinize karınca kararınca katılabileceğimi ifade ettim.
23 Aralık Cumartesi günü Organize Sanayi Bölgesinde bulunan ileri teknoloji destekli robotik cihazlarla cam sektörü için olağanüstü tasarımlar, üretimler yapan ….. AŞ adlı fabrikada 3 saat kadar süren bir istişare, tanışma, pencere belirleme toplantısı yaptık.
Değerli zamanını ayırıp toplantıya katılan 8 genç işinsanı bu ülkenin geleceğinin daha parlak olduğu fikrine olan inancımı kuvvetlendirdi.
İyi eğitim almış, dünyayı bilen, tok gözlü, güngörmüş, cehaletten uzak duran arkadaşlarla bilim, eğitim, felsefe, toplum, sosyal doku, yazılımlar, yönetim anlayışları üzerinde fikir alışverişi yaptık.
Toplantıdan sonra, dünyanın her yerine cam tabanlı ürünler gönderen fabrikanın çalışanları ile tanıştık. Personelin çoğu dinamik kadınlardan oluşuyor. Makinelerin tümü yazılım ve robotik tabanlı. İlimizde böyle bir fabrikanın olması gözlerimi yaşarttı. İlin aklıbaşında, memleket sever her insanının burayı görmesini çok isterim.
15 sene okula gittim. 34 yıldır da mesleki-teknik eğitimin içinde çalışan bir eğitimciyim. Bu ülkenin teknik eğitimi nitelikli hale dönüştürmeden kalkınamayacağına inanıyorum.
Ülkemizde 11500 adet lise var. Bunların 4500 kadarı mesleki-teknik öğretim yapıyor. Elimde yetki olsa tüm liseleri teknik okul yaparım.
1989 yılından bu yana 20 kadar eğitim bakanı ile karşılaştım. Bunların yüzde 90’ı bilgisiz, vizyonsuz, ufuksuz, liyakatten, ferasetten (firasetten) uzak tiplerdi.
Siyaset ile işim yok. Kişisel görüşüm eğitim-öğretim noktasında dünyanın en başarısız 20 ülkesinden biri olduğumuzu ifade edebilirim.
Almanya’da 1750.000 kişi üniversitede okuyor. Bizde ise 7-8 milyon kişiye boş yere üniversite diploması veriyoruz. Şu anda mevcut üniversitelerin yarısı içi boş, niteliksiz, üretime katkısı olmayan diploma veriyor. Fakültelerin bölümlerinin yüzde 80’inin mezunları alanı dışında çalışıyor. Felsefe, tarih, coğrafya, jeoloji, çevre, işletme, medya, filoloji gibi bölümlerin mezunları asgari ücretle bile iş bulamıyor.
Sözü çok fazla uzatmak istemiyorum. Zira uzun yazıları kimse okumuyor artık. 3-5 diploması olan insanlar bile 2 dakikadan uzun metinleri okuyamıyor. 18 dakikadan fazla bir konuyu dinleyemiyor. Sadece 10-60 saniye süren videoları tercih ediyor.
Genç girişimcilerin projelerini tüm devlet erkanının destekleyeceği günlerin yakın olduğu ümidi içindeyim.
Ali Özdemir
(Eğitimci/Yazar)