Bu kısa yazıda kripto emtialar ile dünyanın nasıl soyulduğunu anlatmaya çalışacağım.
Elektrik enerjisi alternatif akım (AC) ve doğru akım (DC) şeklinde üretilmektedir. Günümüzde elektronik devreler kullanılarak AC’yi DC’ye ve DC’yi AC’ye çevirmek çok basit bir iş haline gelmiştir.
Hesap makineleri, bilgisayarlar, tarayıcılar, lazer yazıcılar vb. doğru akım (DC) ile çalışır. DC enerji flip-flop (multivibratör) adı verilen devrelerle kare dalga (square wave) haline getirilir. Kare formlu bu sinyalin en düşük değeri 0 Volt, en yüksek değeri ise 5 V’tur.
0 V ve 5 V değerleri anlamayı kolaylaştırmak için ‘0’ ve ‘1’ sayıları ile gösterilir. 0 ve 1’den oluşan bu dizgeye binary (ikili) sayı denir. 8 adet 1-0 bir araya gelerek 1 Byte (Bayt) veriyi oluşturur. 1 Byte’ın 1000 katı 1 kilobyte, 1 milyon katı 1 megabyte, 1 milyar katı ise 1 gigabyte olarak ifade edilir.
“1-0” ile çalışan dijital aygıtlar 120 civarı sayıdaki yazılım dilleriyle kodlanır (programlanır, ayarlanır). Evlerde ve işyerlerinde kullanılan 50 civarı elektrikli-elektronik aygıtın hemen hemen tümünün içindeki chip (entegre, yonga, tümleşik eleman, çip) adı verilen parçaların içinde 10-300 bin satır arası program kodu vardır.
120 farklı yazılım dilinin kimisi çok basit komutlar içerir. En eski dillerden olan Assembler ile bir robot kolunu hareket ettirmek için 300 satır kadar komut yazmak icap eder. Basic diliyle bu iş 30 civarı satır ile halledilebilir. C adı verilen dil kullanıldığında ise aynı iş 8-10 satır ile ifa edilebilir.
Yazılımlarla hazırlanan kodlar derleyici (complier) adı verilen ara düzenekler (dönüştürücü) aracılığıyla 1-0 şeklindeki verilere çevrilir. 1-0 şeklindeki kodlara makine dili denir.
10101011101101010111…. şeklindeki kodlar cihazdaki üniteleri eş zamanlı ya da sırayla çalıştırır. Telefon, bilgisayar, yazıcı, uydu vb. tamamen 101010… şeklindeki sinyallerle iş görür.
Makine dilindeki kodları öğrenmek, ifade etmek, söylemek çok zaman kaybına yol açtığı için 16’lı yani heksadesimal sayı sistemi kullanılır… 1010 1111 0000 0011 şeklindeki bir kod heksadesimal sayı dizgesiyle “AF03” olarak ifade edilebilir.
Yazılımlarla üretilen makine dili kodlarının bazıları açık kaynak kodludur (open source code). Yani X firması bir bilgisayarı çalıştıran yazılımın 10101010… şeklindeki makine kodlarını sunduğu gibi yazılımın satırlarını da açıkça yayınlar. Linux, Pardus, Android gibi yazılımlar açık kaynaklıdır. İsteyen herkes yazılımı geliştirebilir ya da farklı amaçlar için işgörür hale getirebilir.
Bilgisayar dilleri kullanılarak robotlar, makineler, bilgisayarlar yapılabildiği gibi çözülmesi çok uzun zaman alan şifreler de (kripto) üretilebilir. Arabanızın anahtarının içindeki entegrede bir şifre (data, veri, kod) mevcuttur. Bu kod sinyal olarak arabanın beynindeki entegreye gider. Beyin bu şifre ile kendisindeki şifreyi (dijital bilgi) karşılaştırır. Eğer uyum var ise motoru çalıştırır. Immobiliser (herketsizleştirici) adı verilen bu sistemde dijital şifreler söz konusudur.
Yazılımcılığın gelişmesiyle birlikte, 2000’lerden sonra çözülmesi zor şifreler üretilip çok sayıda bilgisayarda saklanma yoluna gidildi. Sonra bu şifreler sanat eseri (tablo, heykel) gibi alınıp satılmaya, ticarete konu edilmeye başlandı.
2008 yılında BINARY DIGIT (İKİLİ SAYI) sözcüğünden BIT kısaltması alındı. Paranın karşılığı olan COIN sözcüğü ile birleştirildi ve BITCOIN kavramı üretildi. BITCOIN kavramını Türkçeye İKİLİ SAYI PARASI olarak çevirebiliriz.
Uçurumdan atlayan bir koyun diğer koyunların da ölümüne sebep olur. ŞİFRE şeklindeki emtialar da elden ele geçerek değer kazanmaya başladı. 2008 yılında 1 dolara zor alıcı bulan şifre blokları 14 yıl sonra 16-17 bin dolardan alıcı bulmaya başladı.
BITCOIN’den sonra alternative coin (alternatif para) sektörü sürü gibi çoğaldı. Önüne gelen her yazılımcı abuk-subuk isimlerle kripto şifreleri satılığa çıkarmaya başladı.
2023 yılı itibariyle tüm dünyada 10 bin adet civarı kripto emtia olduğu söyleniyor. 2 trilyon dolarlık bir pazar da oluştu. Denetim yok. Muhatap yok…
Kısa sürede 1-5-10-20-100 kat artan ya da günde yüzde 99 oranında düşen bir sanal şifre borsası(?) söz konusu. Türkiye’de yaşayan insanlarımıza 30 kadar aracı kurum (komisyoncu, platform, borsa acentesi) binde 1-20 seviyesinde komisyonlar alarak kripto emtia alım-satımına aracı oluyor.
Alınıp satılan emtiaların hiç birinin sahibi belli değil. Ali Veli’ye, Veli Osman’a, Osman Arthur’a satış yapıyor. 10 bin kripto emtianın şifrelerini inanın 1 USB diske sığdırmak olasıdır.
Halkın kafasını karıştırmak için block chain (blok zinciri), data mining (veri madenciliği), kriptoloji, dağıtık sistem, açık kaynak kod, ekran kartı, sürekli çalışan bilgisayarlar vb. gibi yağlı laflar (masallar) ortada çok dolaştırılıyor.
“Kripto emtia alın, koşun, zengin olun” diyenlerin yüzde 99’u bu işten menfaati olan sahte uzmanlardır.
Son söz: Kripto emtia işi geri kalmış ülkelerin soyulması için kullanılan bir tezgahtır.
Ali Özdemir
(Eğitimci/Yazar)