2008, 2015, 2017 yıllarında çeşitli görevlere atanabilmek için MEB’in düzenlediği mülakatlara katılmıştım.
Bu mülakatlarda genelde üç soru sorulmuştu. Üçü de mesleğimle (elektrik-elektronik) asla ile ilgili değildi. Sorular alay edercesine saçmaydı.
Bazıları, aklımda kaldığı kadarıyla:
- Manas Destanı hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Osmanlı’nın çöküşünde sanayileşmenin olmaması etkili olmuş mudur?
- Süleyman Şah Türbesi hangi padişah döneminde inşa edilmiştir? şeklindeydi…
32 yıl MEB bünyesinde çalıştım. Bu süre zarfında hiç ruhsal, mesleki ve bilimsel testlerden geçirilmedim. Öğretmenlik görevini doğru yapıp yapmadığım ölçülmedi. Hala da ölçülmüyor.
10 farklı okulda çalıştım. Göremez, duyamaz, konuşamaz, idrak edemez, öğrenemez, anlayamaz, eğitemez, gelişemez, uygulatamaz durumda onlarca hatta yüzlerce öğretmen(?) ile karşılaştım.
Özellikle 7 yıl idareci olarak çalışırken Zonguldak Kozlu ve Devrek ilçelerindeki yetersiz öğretmenlerin görevden alınması, geri hizmete kaydırılması için yaptığım girişimler siyaset ve sendika ağaları tarafından örtbas edildi/ettirildi.
Mesleki ve teknik eğitimde görev yapan 70 bin civarındaki öğretmenin acilen mesleki-teknik bilgi sınavından geçirilmesi gerekmektedir. Zira bu öğretmen kitlesinin yüzde 90’ı görevini yapacak donanımdan çok uzaktır.
4500 meslek lisesinin sadece yüzde 10’luk dilimi gerçek eğitim yapmaktadır. Diğerleri yapıyor gibi görünmektedir.
Ali Özdemir
(Eğitimci/Yazar)