Diplomalı, okumuş, yetişmiş mühendis, programcı, hekim, hemşire, teknisyen, öğretmen gibi meslek erbaplarını küçümserseniz, “Nereye giderlerse gitsinler” derseniz fabrika, hastane, okul, üniversiteleriniz de çöplük haline gelir. İşyeri/fabrika/hastane, okul açtığınızda yeterli/donanımlı eleman bulamaz olursunuz.
Yabancı sermaye bir ülkeye neden gelmez? Bir ülkede robotları, CNC sistemlerini, otomasyon araçlarını, yapay zeka teknolojilerini bilen kişi çok az ise orada modern fabrikalar açılamaz. Ancak çöp kovası üretebilen atölyeler kurulabilir.
40 yıldır mesleki eğitimin içindeyim. 1980’li yıllardan bu yana teknik eğitim bir karış bile yükselemedi. Liselerde sınıfta kalmak çok zorlaştırıldığı için artık nitelikli işçiler, teknisyenler yetişmiyor.
32 yıl MEB bünyesinde öğretmen, şef, idareci olarak çalışıp, sistemden tiksinip emekliliğimi istedim. Milli eğitimde liyakat, kalite, nitelik, beceri tamamen ortadan kaldırıldı. İslam dininde kul hakkı yemek günah (haram, yasak) olmasına rağmen tüm görevlendirme ve atamalar ENSAR, TÜGVA, TÜRGEV, İLİM YAYMA, HAKYOL, MENZİL, İSMAİLAĞA, ERENKÖY, MHP, AKP kriterlerine bağlılık derecesine göre yapılır oldu.
Kaliteli, başarılı insanlar eğitimin, yönetimin, üretimin dışına itildi. Üniversitelerin her biri ayrı bir “CIA İslamı” grubunun kontrolüne verildi.
Son 5 yılda, hekim olan bir tanıdığım; İsveç’e, bilgisayar mühendisi olan bir tanıdığım İsviçre’ye, yazılım uzmanı bir tanıdığım Amerika’ya giderek orada çalışmaya başladı.
Son 1,5 yıldır özel girişimciye ait bir teknik lisede çalışıyorum. Gözlemim şudur: MEB acilen özelleştirmenin önündeki engelleri kaldırmalıdır.
Özel sektörde yeteneksiz, vasat, tembel, bilgisiz insanlar bir gün bile çalışamıyor. Herkes becerisine göre 9-30 bin TL maaş alıyor. Devlet okullarında çalışan 1150.000 öğretmenin 240 bin kadarı haftada sadece “2” gün okula gidip ders veriyor. 5 gün ise uyukluyor. Bu çarpık yapı 60 yıldır bozulamadı. Bir öğretmen, dersi olsun ya da olmasın her gün okula olmalıdır.
MEB’te verimlilik yüzde 20 bile değildir. Fizik, kimya, matematik, biyoloji, tarih, coğrafya, felsefe, yabancı dil gibi derslerde ÖSYM’nin sorduklarının yüzde 5-20’sine doğru cevap veriliyor. Bu gösterge, eğitimde Afrika düzeyinde olduğumuzu bize iletiyor.
Sonuç olarak, eğitimin özellikle teknik okulların kalitesi yükseltilmeden enflasyon düşmeyecek, zamlar durmayacaktır. Zira ülkede yeterli mal ve bilgi üretimi yoktur.
Ali Özdemir
(Eğitimci/Yazar)