32 yıl MEB bünyesinde öğretmen, uzman öğretmen, atölye şefi, bölüm şefi ve idareci olarak çalıştım. 1 yıl önce kendi isteğimle emekli oldum. Halen, çok daha verimli, başarılı, planlı, dinamik çalışmaların söz konusu olduğu özel sektöre ait bir teknik eğitim kurumunda çalışmaya devam ediyorum.
32 yıllık dilimin 7 yılında iki farklı meslek lisesinde müdür olarak çalıştım. Kömür madeniyle tanınan bir ilimizde bulunan iki okuldayken, ülkenin farklı illerinde faaliyet gösteren birçok vakıf, dernek, şirket ve hayırsever kişilerle iş birliği protokolleri işleterek birinci sınıf eğitim kurumları ortaya çıkarmaya çalıştım. 7 yıl boyunca yasal izinlerimi hiç kullanmadım. Gereksiz sağlık raporları alıp işten kaçmadım.
- A kurumu eğitim amaçlı otomobil bağışladı.
- B kurumu eğitim amaçlı minibüs bağışladı.
- C kurumu okulu komple boyadı.
- Ç kurumu okulun mutfağını yeniledi.
- D kurumu okulun tüm spor gereçlerini temin etti.
- E kurumu 1 kamyon dolusu mobilya gereci verdi.
- F kurumu sera bağışladı.
- G şirketi led lamba bağışladı ve elektrik tüketimi yüzde 70 azaldı.
- Ğ şirketi sensörlü musluk bağışladı ve su tüketimi yüzde 50 azaldı.
- H şirketi fidanlar bağışladı.
- I şirketi 2 kombi cihazı bağışladı.
- İ kurumu 5 motorsiklet/ATV bağışladı.
- J şirketi elektrik malzemeleri bağışladı.
- K şirketi elektronik gereçler bağışladı.
- L şirketi fizik-kimya-biyoloji laboratuvarı için gereçler bağışladı.
- M şirketi baskı makineleri bağışladı.
- Kalkınma Ajansına sunduğum proje ile 160 bin TL hibe sağladım ve 2 otomasyon atölyesi kuruldu.
- 40 kadar kişi/kurum kitaplar bağışladı.
- 30 kadar kişi/kurum kırtasiye ürünleri bağışladı.
- 20 kadar kişi/kurum öğrencilere giysi, ayakkabı bağışladı.
- 10 kadar kişi/kurum 100’den fazla bilgisayar, yazıcı bağışladı.
- 3 firma başarılı 10 öğrenci için burs sağladı… vb. vb.
Bu işler başarılırken üst amirler zerre kadar destek olmadı, rehber olmadı. Eften-püften işler yapanlara başarı belgeleri, takdirnameler verildi. Bazıları sürekli kayırılarak yılın öğretmeni yapıldı.
Hiçbir sınavı kazanamadığı halde ilçe milli eğitim müdürü, şube müdürü, milli eğitim müdür yardımcısı yapılan, liyakat mefhumuna uyulmadan icra edilen atamalar bu ilin eğitimde sıçrama yapmasını önlüyor. 7 yıl zarfında şuna hep şahit oldum: İdealist, çalışkan, bilimden yana olan eğitimciler ilk fırsatta bu ilden tayin isteyerek kaçtılar.
Eğitim örgüsünde torpille yönetici yapılan kimi kişilerin derin yapılardan, gladyodan, FETÖ çizgisinden beslenmemesi gerekiyor. Bu çöpler ayıklanmadan başarılı çalışmalar ön plana çıkamayacaktır.
Ali Özdemir
(Eğitimci/Yazar)