Vali Recep Yazıcıoğlu ve Erdoğan Bektaş…
32 yıl kamuda çalıştım. Edirne, Tokat, Manisa, Bolu, Artvin, Lefkoşa, Zonguldak gibi yerleşim yerlerinin il ya da ilçelerinde, eğitimin çeşitli kademelerinde görev aldım.
Bu süre zarfında birçok ilçe milli eğitim müdürü, il milli eğitim müdürü, kaymakam ve vali ile çeşitli vesilelerle karşılaştım. Bunların içinde eğitime, bilime, yazılıma, sanayileşmeye, üretime önem veren, bu konuları titizlikle takip eden yöneticilerle nadiren karşılaştım.
Vali deyince aklıma ilk önce rahmetli Recep Yazıcıoğlu gelir. 1990 yılında Tokat ilinin Erbaa ilçesinde 1 yıl yedek subay öğretmen olarak çalıştım. Bu dönemde Sayın Yazıcıoğlu’nun Tokat il ve ilçelerinde 1984-1989 yılları arasında yaptığı müthiş işleri yakından gördüm. İli üretim merkezi yapmıştı. O, ilden ayrılınca ileri uygulamaların çoğu işlemez hale getirildi… Valimizin daha sonra Aydın ve Erzincan illerinde de mükemmel işler yaptığını gördüm.
Rol modeli vali olarak gördüğüm ikinci kişi ise 2018-2020 yılları arasında Zonguldak ilinde görev yapan Sayın Erdoğan Bektaş’tır. Kendisi, eğitimin teknolojik, katma değer oluşturan yüzü ile çok yakından ilgili idi. İlin tüm okullarında yazılım, kodlama, robotik ile ilgili önemli adımlar attırdı. İlden ayrıldıktan sonra başlattığı birçok vizyoner çalışma uykuya yatırıldı ne yazık ki…
COVID-19 önlemleri kapsamında sağlık çalışanları hakkında bir-iki negatif söz söylediği(?) yönünde eleştiriler olunca merkez valisi olarak geri çekildi.
Kendisi ile hiçbir ticari, ekonomik, sosyal bağlantım yoktur…
Bu kısa yazıyı şunun için yazma gereği duydum: 21. yüzyılda ihraç ettiğimiz ürünlerin kilogram fiyatı 1,2-1,5 dolar seviyesinde kaldığı sürece fakirlikten kurtulamayacağız. Bu itibarla, eğitim sisteminin tümünü baştan kurgulamamamız gerekiyor. Bilgisayar, yazılım, kodlama, tasarım, üretim, proje ile ilgili dersleri ön plana çıkarmalıyız.
Çöp kovası, terlik, tuğla, çimento, kazak, çorap, elma vb. satarak ileri ülke olamayacağız. Güney Kore, İsrail, Finlandiya, Almanya, Çin ne öğretiyorsa biz de aynı yolu tercih etmeliyiz.
Ali Özdemir
(Eğitimci/Yazar)
